Page 32 - e-dergi 8
P. 32
O tarihte Federasyon Başkanı olan Tayyar Yalaz “Bu
32
güreş bizim için birçok bakımdan mühimdir.
Oyun bilmeyen ve yüzde yüz yenilmesi
muhakkak olan bir kimseyi ne diye götürelim.
Cihan Pehlivanı Yaşar Doğu olur. Teknik bir güreşçidir. Hiç olmazsa
Belki Doğan mağlup olur ama tesiri de başka
Avrupalılar; yenildi ama güzel bir tekniği vardı,
iyi bir güreşçi idi” derler.
“Bunu dedirtmekte iyi bir şeydir” diyerek
Samsun E-Dergi Yalaz’ın bu sözlerini kabul etmese de Federasyon
düşüncesini dile getirir. Fakat Pellinen, Tayyar
Başkanı diğer idarecilerin ısrarı karşısında susmak
mecburiyetinde kalır. Nihayet Doğan Ergenç’in
götürülmesine karar verilir.
Yaşar Doğu tüm rakiplerini yenip başarılı olmasına
rağmen şahsına yapılan haksızlık karşısında son
derece üzülür ve oradan ayrılır. Bu karar onu seven
ve taktir eden kimseleri de üzmüştür. Bunlardan
birisi ertesi gün Yaşar’ı çağırır ve: “Yaşar oğlum göz yanlarına gelen bir görevli Pellinen’ in Yaşar Doğu
göre göre senin hakkını yediler, buna senin kadar isminde ısrarını sürdürmesi üzerine tekrar denemek
biz de üzülüyoruz. Ne yapalım ki bu kararı verenler istediklerini, bu yüzden de idarecilerin kulüpte
bizden üst mevkidedirler. Bizlere söyleyecek söz kendisini beklediklerini söyler.
kalmıyor. Ancak sen elini kolunu kavuşturup durmaya Kalkıp birlikte kulübe giderler. Yaşar Doğu’yu tekrar
ve susmaya mecbur değilsin. Hakkını ara. Beden Doğan Ergenç’le güreştirmezler. Ancak bu konudaki
Terbiyesi Genel Müdürlüğüne, hatta Milli Eğitim kararlılığını sürdüren Finlandiyalı antrenör Onni
Bakanlığına müracaatta bulun’ der. Pellinen ısrarla şunları söylemektedir:
Ancak Yaşar Doğu o kişiye, bu gece sabaha kadar “Bana ve bilgime itimadınız varsa sözümü
uyuyamadığını, konuyu düşündüğünü söyler ve; dinlemelisiniz. Yaşar güreşmese bile muhakkak
“Benim böyle dolambaçlı işlere aklım ermez. Biz takıma alınmalı ve bizimle Oslo’ya gelmelidir.
özü sözü bir insanlarız. Anlaşılan ben burada Güreşsin diye ısrar etmiyorum. Güreşse bile
yapamayacağım. Köyüme dönmeye karar verdim. galip gelir diye bir iddiada da bulunamam.
Birkaç gün sonra gideceğim. Zaten burada kalmama Fakat şurasını katiyetle söyleyebilirim bu çocuk
anamın da pek rızası yoktu’ diyerek cevap verir. O şimdiye kadar gördüğüm en kuvvetli ve müsait
şahıs ne kadar uğraşırsa da Yaşar’ı verdiği bu karardan güreşçilerden biridir. Yurt dışı temasları görmesi
caydıramaz. ve alışması lazım. Bunu yaptığımız takdirde size
senet veririm ki Yaşar 1940 Olimpiyatlarında
Aynı günün akşamı kadim dostu Celal Atik’le yüzde yüz derece alır. Memleketinizi kıymetli bir
buluşurlar. Celal kaşlarını çatar ve bugün abuk sabuk elemandan mahrum edemezsiniz. Bu anlattığım
bir şeyler söylemişsin olur mu böyle saçma şey diyerek hususları gerekirse bir rapor halinde ilgili
çıkışır.Celal Atik’le bu konuyu konuştukları sırada makamlara bildireceğim...” der.